-->

Sponsor Alanı

Slider

İlgi Çeken Videolar

Sağlık

Teknoloji

Sinema

Televizyon

Ne Nedir?

En5 Konular

ads
» » » » Mehmet Feyzi Efendi (k.s) Kimdir?

ads
ads

Mehmet Feyzi Efendi (k.s) Kimdir?

Mehmet Feyzi Efendi (Kuddise Sirruhû) Hayatı:

Hayatı boyunca insanlara ilim irfan, hikmet ve güzel ahlakın yüceliğini en güzel bir tarzda yaşayarak anlatan merhum "Mehmet Feyzi Efendi (Kuddise Sirruhû)" 28 Mart 1912'de Kastamonu'da doğdu. Babası İzzet Efendi, annesi Hafize Aişe hanımdır.

1935 - 1937 yılları arasında İstanbul Yıldız'da muvazzaf askerliği, daha sonra da Beykoz da 7 ay ihtiyat askerliğini yaptı. 

1957 yılında muallim İbrahim Efendi'nin kızı Melek hanımla evlendi. Nuriye, Aişe, Münibe, Mevlive ve Mehmet Münip diye isimlendirdiği dört kızı bir oğlu oldu. 1966, 1970 ve 1976 yıllarında üç defa hacca gitti.

Soyu neseben Peygamber Efendimiz (Sallâlâhu Aleyhi ve Sellem)'e ulaşan nurani Seyyidler silsilesindendir ki sohbetlerinde Seyyid olmayanın seyyid im demesi nasıl çirkin bir yalansa,  seyyid olanında değilim demesi ceddini inkar olacağını şecere şart değil, aile içi bilgilendirme (tevatür nakil) ile bilinmesi o kimsenin seyyidliğine kafidir buyurarak bu kutsi emaneti çocuklarınıza biz hem anne, hem de baba tarafından seyyidiz.  Müjdesiyle vermiştir.


Mehmet Feyzi Efendi (k.s) Tahsil Hayatı:


Bilinen ilk muallimesi Çerkez Hoca Hanımdır. O günkü eğitim koşullarına göre 7 yaşında başladığı Yarabcı Mektebinde ilk tahsilini tamamlandı. 

Sinanbey Cami'inde imamlık, Nasrullah Camiinde Hatiplik yapan daha sonra İstanbul Fatih Camii başimamı ve diyanet işleri başkanlığına ait Mushafları inceleme kurulu başkanlığı görevinde bulunan Kurra Hafız Ömer Aköz hoca efendiden hafızlığını tamamladı ve Kuran talimi aldı. 

Yine aynı hoca efendiden  "Mukaddeme-i Cezeriyye", "Tecvid-i Edaiye" ve "İlm-i İrtifa" okudu. Hafız Abdurrahman efendiden Arapça, Fıkıhtan Halebi Hafız Tevfik Efendiden Kırâat-ı Sab-a Reisü'l- Kurrâ Hoca kamil efendiden "Mülteka", "Şir'atü'l İslam" ve "Fıkh-ı Ekber" tahsil etti.

İstanbul'da iken Nevşehirli Hacı Hayrullah Efendiden "Tefsir-i Alusi" Hoca Hüsrev efendiden Buhari-i Şerif okudu. Abdulhakim Arvasi Hazertlerinin "Tefsir-i Kebir"den verdiği derslere katıldı. 

Asker dönüşü daha önce Kastamonu'ya gelmiş olan Bediüzzaman Said Nursi Hazretlerinden Kelam, İslam Felsefesi ve mantık dersleri aldı. Hizmetteki yakınlığından dolayı Sır Kitabı ünvanıyla taltif edildi.

Bu üncan altına mazhar olduğu "İlm-i ledün" den hikmetleri ise sohbetleriyle insanlara sunduç

Aynı zamanda zahir anlamda kendisine müracaat edenlere Arapça tefsir ve Hadis dersleri vermenin yanında önceleri hafızlara sonra İmam Hatip lisesi talebelerine Kur'an-ı kerim talimi okuttu.


Hayata Bakışı:


Merhum Mehmet Feyzi Efendi (Kuddise Sirruhû) yıllarca ilim, iman, hikmet ve feyz dolu sohbetlerinde Kuran-ı Kerim ve  Hadis-i Şerif okumai bunların hakikatlerini keşfetme, manası ile ahlâklanıp yaşamının önemini yaşayarak anlatmıştır. 

Kur'an'ın tealluk, tehalluk, tahakkuk mertebelerinin olduğunu belirterek ittibadaki istikameti göstermiştir. Çağımız ilim asrı olduğunda, ne akıl namına kerameti reddetmiş, ne de keramet namına aklı iptal etmiştir. Bu nedenle kerrer sohbetlerinde farzdan evvel farz ilimdir. İhlas sevgi huşu ve samimiyetten uzak ilminde ölü ceset gibi olacağından hareketle farz içinde farda ihlastır. Buyurarak ilim ile ihlasın varoluştaki manevi hastalığı giderecek nitelikte olmasıdır.

Sosyal olaylarla ilgili olarak bir yandan vatanseverlik, milliyetçilik ve dindarlık birdir, bunları ayırmaya çalışıyorlar. Vatan olmazsa millet olmaz, millet olmazsa kim İslamiyeti yaşayacak? Diğer bir yönüyle de büyükleriz soltan zalim bile olsa beddua edilmez.

O zaman terör ve anarşi olur, hukuk olmaz. Buyurarak vatan millet din, devlet, hukuk kavramlarının ayrılmaz bir bütün olduğunu izah ederek tefrika çıkarmak isteyenlere meydan vermemiştir. 

İslamiyet ruh Türklük cesettir. Sözleriyle de bin asırlık tarihimizi özetlemiştir. Din ve millet ilişkisinin kuramını belirleyip müspet milliyetçiğin en güzel tanımını yapmıştır.

Yine yeis (ümitsizlik), fert ve toplumlar için kötü sonuç vereceğinden, bir "Fecr-i Sâdık"ın doğacağını müjdelerken öbür ynden "Alim vaktini bilmek mecburiyetindedir.

Fecr-i Kâzipte (yalancı fecir) sabah namazı kılınmaz buyurarak din garip başladı ileride yine garip olacak....." hadisindeki GARİP kelimesini vatanından ayrı kalana denir diye fıkıhçılar gibi tarif etmemizi öünkü bu hadisin varud (söyleniş) sebebinin fıkhi bir hüküm çıkarma olmayıp, bir hakikatin bir doğuşun anlatıldığını İslam başlangıcında  nasıl çok kısa zamanda hakikati ile bir güneş gibi diğer dinler arasında parladı ise sonunda da böyle olacağının müjdesi var. 

Ehl-i Hakikat, GARİBİ güneşle tarif ediyor. Yani benzersiz, adim-i binazir, biz de böyle düşünelim. Buyurmuştur.

Bu hadis yorumunu Fetih Suresindeki; 

"Bütün dinlerden üstün kılmak üzere, Peygamberini (s.a.v.) hidayet ve hak din ile gönderen O'dur..."


Mehmet Feyzi Efendi (k.s)  Vefatı


Mehmet Feyzi Efendi (Kuddise Sirruhû) hayatının her safhasında hatta her anında, sakalından-tırnağına, yemesinden içmesine, sevincinden, kızmasına, sözlerinden sözlerini yaşamasına kadar Peygamber Efendimiz (s.a.v.)'in sünnetine ittibada (uymada) öylesine dikkat etti ki, bunun mükafatı olarak, bin bir sır ve hikmetleri içeren Cenab-ı Hakk'ın Habibi'ni (a.s.v.) dünyada iken ilahi huzuru davet mucizesi Miraç gecesine  rastlayan 4 Mart 1989'da vefat ederek ilahi huzura kavuşması, Kuranı kerimin mucize bir tarzda verdiği ahir zamanda süneti ve sünnete ittibayı hafife alcak bir takım insanlara karşı;

"(Resûlüm) de ki: Eğer Allah'ı seviyorsanız bana ittiba edin ki, Allah ta sizi sevsin...." (Ali İmran 3/31)

Ayetinin sırrına nail olurken öbür yandan mezarının  bile annesinin ayak ucunda oluşuyla cennet cennet, anaların ayaklarının altındadır.  Hadis-i şerifinde  ittibanın güzel bir örneği olmuştur. 

Yazar: Ahmet Mahmut Ünlü 



Kaynakça: Lalegül - Aylık İlim- Kültür ve Fikir Dergisi: yıl,3 sayı:34 Aralık 2015, Sayfa: 22-2324

ads

FacebookTwitterPinterestTumblrYazdır
«
Next
Sonraki Kayıt
»
Previous
Önceki Kayıt

Hiç yorum yok:

Yorum Yazmak İçin Aşağıdaki Seçenekleri Kullanınız


Lütfen konuyla alakasız yorumlardan kaçının. Sadece link almak amaçlı ( spam ) yorumlar yazmayınız. ( anında silinir ). Argo, küfür, siyasi vb. içerik barındıran yorumlar yazmayınız.

Not: Yorum yapabilmek için (yorumlama biçiminden) Anonim ( isimsiz olarak ) veya Adı/URL'yi ( Adı ( gerekli ) / URL ( kısmını boş bırakınız ), fonksiyonlarından seçim yaparak yorumlarınızı yazabilirsiniz.

Ancak Google + profili ile yapılan yorumları onaylamıyorum bilginize. Yorum yaparken Adı/URL kısmından yaparsanız sadece isim yazmanız yeterli. Site adresi, URL eklerseniz yorumunuz onaylanmaz.