-->

Sponsor Alanı

Slider

İlgi Çeken Videolar

Sağlık

Teknoloji

Sinema

Televizyon

Ne Nedir?

En5 Konular

ads

Abdestin Sevabı ve Faydaları

Her Müslümana farz olan 5 vakit namaz vardır. Bu namazları kılmak zorundayız. Kılmayanlar Allah'a isyan etmiş oluyorlar. Allah emretmiş ve buna uymak zorundayız. Biz kimiz ki Allah'ın emirlerine karşı geleceğiz. Ama ne yazık ki çoğu Müslüman kardeşlerimiz namazlarını kılmıyorlar ve Cuma namazından Cuma namazına gidiyorlar aslında bu da iyi bir şey hiç kılmamaktan  haftada bir kere en önem arz eden Cuma namazını kılmak da iyi bir şeydir. Geri kalan namazlar için sorguya çekilinecek Allah (c.c.) dilerse  affedecek diler cezalandıracak. 

Her vakit namazını kılan insan mutlaka abdest alması gerekir. Abdest sadece namaz kılmak için değil Kur'an-ı Kerimi yüzünden okumak içinde alınır Kabeyi tavaf etmek içinde alınır. Bir çok nedene bağlı abdest alınır. Korku abdesti, şükür abdesti, tövbe niyetiyle abdest almak  vb. gibi.  Şimdi gelelim abdestin sevabına. 

  • Günahlarımızın affına vesile olan abdest Allah (c.c.) katındaki derecemizin yükselmsine de sebeptir. 
  • Peygamber Efendimiz Hazreti Muhammed Mustafa (sallallahu aleyhi ve sellem) bir hadis-i şeriflerinde şöyle buyurmuşlardır. "Dikkat edin! Size, Yüce Allah'ın dereceleri yükseltip günahları affettiği amelleri haber vereyim mi? Zorlukta ve darlıkta güzelce abdest almak, devamlı mescitlere girmek ve bir namazdan sonra diğer namazı beklemek var ya;işte sizin için sevabı getirecek şeyler bunlardır. " (Tirmizi, Müslim)
Büyük cihat nefis ile cihattır. Savaştaki cihat ise küçük cihadlardandır. her iki cihatta ölen de şehit olmaktadır. Ancak büyük cihat daha zordur. O da nefis ile cihattır. Nefsi yenmek, ona engel olmak, istediklerini yerine getirmemek kolay iş değil herkes bunu beceremez. Özellikle gençlik yıllarında bu çok zordur ve helal olsun ki o gençlere bu yaşlarda nefislerine karşı cihat ediyorlar. Bu yüzden zor şartlar altında zorlukta alınan abdest bu gruptandır yani nefis ile cihattan sayılır. Çünkü zor zamanlarda herkes belki abdestini alamaz veya nefis buna izin vermez sonraya bıraktırabilir işte tam bu sırada nefsin kafasını ezmek lazım ve Allah katındaki derecemizin yükselmesine vesile olsun. 

Abdestin Sevabı ve Faydaları


Her ne olursa olsun Allah rızasını gözterek hayırlı işler yapalım. Namazlarımızı kılalım, orucumuzu tutualım, zekatımızı eksiksiz hatta fazlası ile verelim,  faiz yemeyelim, yalan söylemeyelim, içki, kumar, zina bu gibi büyük günahlardan kaçtığımız gibi küçük günahlardan da kaçalım.   Büyük ve küçük  günah bizim içindir. Allah isterse en ufak küçük gördüğümüz günah yüzünden bizi cezalandırabilir ve büyük gördüğümüz korktuğumuz günahları affedebilir. Bu yüzden Müslüman uyanık olmalı. Kalbi zikirle dolmalı. Bedbaht olmamalı. Her şeyde Allah rızasını gözetmeli (hayırlı olan her şeyde) Başınıza bir şer geldiği zaman sabretmeli ve ardından gelecek hayrı beklemelidir Müslüman. Ve hepimizi Allah affetsin ve cümlemizden razı olsun AMİN

Konumuzu bir hadisi şerif ile bitirmek istiyorum. Hepiniz sağlıcakla kalın. 

"En hayırlınız ahlakı en güzel olanınızdır"

İslami Açıdan Kirli Olan Şeyler

Dinen Temiz Olmayan Şeyler


Bunlar  haifif olan pislikler ve ağır olan pislikler olarak ikiye ayrılmaktadır. Namazın kılınmasına engel olacak derece bu şekilde iki ayrı ana kategoride inceleyeceğiz:

  • Ağır olan pislikler

Men, idrar yani insan idrarı, vedi genel olarak bu idrardan sonra gelmektedir. Cinsel anlamda oynaşma sonucu meydana çıkan mezi denilen zevk suyunun gelmesi. Kusmak ancak bu kusma bir hacme bağlı yani ağız dolusu olarak kusmak kastetilmiştir. Vücuttan genel olarak et ve et parçası düşmez ancak bu konumuzla ilgili olarak  ağır pislikler arasında  vücudumuzdan düşen et parçası buna dahildir.  Bunun dahilinde ise vücudumuzun herhangi bir yerinden çıkan kan da ağır pislikler arasında yer alır. 


İslami Açıdan Kirli Olan Şeyler


Hanımlara has olan adet günlerinde ki durum, lohusalık ile ilgili durumlarda ağır necasetten sayılırlar.  Bunları her Müslümanın bilmesi lazım ki namazlarını bu şekilde sahihliğine engel olmadan kılabilmeleri gerekir. Çünkü namazın sahih olması için temiz olmak gerekir. Bunlara çok çok dikkat etmeliyiz.

  • Eti yenmeyen hayvanlar vardır. Bunlar genelde  yırtıcı ve beslenmek için avlanan cinsten hayvanlardır. Örnek olarak kartal, doğan, şahin, aslan, kaplan vb. gibi. Eti yenilmeyecek olan hayvanların idrarları, tersleri aynı zamanda akmış olan kanları ve salyalarıda dahil olmak üzere  ağır necasetttir. Fakat yarasa bu konudan beridir. Çünkü onun  idrar veya tersinden sakınmak pek mümkün olmadığı için bu temiz olarak sayılmıştır.
  • Aynı zamanda ağır pislikler arasında eti yenmeyen hayvanlar olduğu gibi bazı etki yenen hayvanların tersleri pislik sayılır bu hayvanlar ise, ördek, tavuk, kaz.
  • Laşe neye denir ilk olarak onu açıklayalım: Boğazı kesilmeden herhangi bir sonuç karşısında ölen ve karada yaşamını sürdüren hayvanlar ve İslam'i kurallara göre kesilmeyen canlılar yani hayvanlar. Bu hayvanların tabaklanmış halindeki derileri gibi.  İşte bu tür hayvanlara lâşe denmektedir.  Buna örnek olarak vereceğimiz iki hayvan ise  kaz ve örnek bu sınıfa girer tabi yukarıda belirttiğimiz şekilde ölmüş iseler.
  • Sarhoşluk veren herhangi bir içecek, şarap, votka, viski  vb. Bunun nedeni ise hem akıl sağlığını zedelemekte hemde beden sağlığı için  tehlikelidir. Aynı zamanda çok büyük günahlardandır. Bu tür şeylerden uzak duralım ve içki içen kardeşlerimiz var ise en kısa zamanda yani hemen tövbe edip bir daha içmemeye karar vermeli gerekirse tedavi yöntemi ile bırakmalıdır. İçkili olarak can veren kimsenin imanını kurtarması genel olarak çok kolay olmadığını alimler bildirmişlerdir. Ancak Allah merhameti en çok olan ve acıyandır. Bu yüzden her şeyin en İyisini Allah (c.c.) bilir. Bize fazla söz söylemek düşmez.
  • Şafiî mezhebinde ise   ister az olsun ister çok olsun sarhoşluk veren her şet ağır pisliktir. 

  • Hafif Olan Pislikler

Hafif Necaset olarak da bilinmektedir.

  • Eti yenen hayvanlarda koyun, atlar veya geyik gibi  yabani  canlıların ters ve idrarları, Ancak bu saydığımız hayvanların tersleri ve idrarları İmam-ı Azam Ebu Hanefi Hazretlerine göre ağır pislikler arasında yer alır. İmam Ebu Yusuf ve İmam Muhammed'e göre bu pislikler hafif necaset olarak sayılırlar.  Haliyle fetvada bu iki imama göre verilmiştir. Bu sebeple bizlerde hafif pislik olarak konumuza ekledik. 
  • Vahşi doğada yaşayan hayvanlar bunlara örnek olarak, atmaca, kartal,  şahin ve çaylak gibi havada dışkısını bırakan canlıların tersleri hafif pislik olarak görülmektedir. 
  • Hayvanların karaciğerlerine bağlı olan öd kesesi bulunur. Ve buna bağlı olarak da işkembesi de hafif pislikten sayılırlar. Örnek olarak eti yenen hayvan olarak  koyunun tersi hafif necaset olduğundan dolayı işkembe ve öd kesesi de aynıdır. 
Hafif ve ağır necasetler dini açıdan hangileridir. detaylı bir şekilde anlattık. İnsanların her zaman temiz olmaları gerekir. Temizlik imanın yarısıdır. Bunu bilmeyen kimse yoktur sanırım.  Namaz kılan insan özellikle temizliğine daha çok dikkat etmesi lazım, temizliğe dikkat etmediği takdirde necasetten dolayı namazına engel olabilir. Bu sebeple en çok dikkat edilmesi gereken noktalardan biri de "necasetten  taharet, hadasetten taharet" bu ikili çok önem arz eder. 

Namaz kılmayan Müslümanlarda olduğunca temiz olmalıdır. Çünkü Allah temiz olanı sever ve insanlarda temiz olanı sever. Siz hiç gördünüz mü kirli olan insanları sevenleri. Temizlik şarttır. Müslüman her daim temiz olmalı, sade ve temiz elbiseler giyinmeli, güzel kokular sürünmeli ve sünnet niyeti ile sürülürse sünnet sevabı elde edilir. Bu nedenle  güzel kokular sürünürken kalbinizden sünnet niyeti geçsin. 

Son sözler:  Ve her hayırlı işlerinizde mutlaka ve mutlaka Allah rızasını gözetin.  Yani Allah rızası için yapın. Allah'tan çok korkun ve çok sevin. Hiçbir zaman Allah'ın merhametinden ümidinizi kesmeyin. Ancak kafirler Allah'ın rahmetinden ümidini keserler.  Ve şunuda belirtelim ibadetlerimizi düzgün ve  huşu içinde yapalım dediğimiz gibi sadece Allah'ın rızasını kazanmak için. Cennet veya cehennemden sakınmak için yapılmasında sakınca yoktur ama en efdal olanı kuşkusuz Allah rızasıdır. İbadetlerde eksiklik olmasın. Bize emredileni yapmak ve yasaklardan kaçmak gerekir. Allah (c.c.)'ın hiçbir şeye ihtiyacı yoktur. Yani bizlerin ibadetleri bizlere fayda sağlar her emir bizim faydamızadır. Allah kullanarına acıdığı için kurallar koymuştur. Ve bunu son Peygamber Hz. Muhammed (s.a.v) ile bizlere bildirmiş ve ehli sünnet olarak yaşamamız gerektiği bildirilmiştir. Unutmayın ameller niyetlere göredir. Niyetiniz halis olduğu zaman her şey çok daha güzel olacaktır. 

Ben temiz kalpliyim diyerek ibadetlerini yapmayan, haramlardan kaçınmayan çok insan var Allah hepimize hidayet versin. Fakat kalbi temiz olan insan zaten haram işlemez, ibadetlerini yerine getirir. Buradan da şu sonuç çıkar. Bana diyebilirsiniz ki ben haram işlemiyorum veya günah işlemiyorum.  Günahsız kul olmaz günahsız olanlar sadece peygamberlerdir. Bu sebeple içki içmemiş olsanız da, zina yapmamış olsanızda, gıybet ve bunun gibi büyük günahları işlememiş olsanız dahi bir vakit namazı kılmamanın günahı yeter de artar bile. Ve bu yüzden kalbim temiz diye kendimizi kandırmamızın bir anlamı yok. Saygılar. 



Bir önceki ilmihal içerikli konumuzda "Yara Üzerindeki Kan Abdesti Bozar Mı?" yara üstündeki kanın abdeste engel olup olmadığıan dair geniş açıklamalı yazımızı okumanızı tavsiye ederiz.

Yara Üzerindeki Kan Abdesti Bozar Mı?

Yaranın üzerinde biriken ve dışarı taşmayan kan abdeste engel olur mu?

Cevap: Vücudun herhangi bir kısmından çıkan, irin, kan ve buna benzer akıntılar abdesti bozar. Ancak abdestin bozulması için bu akıntıların etrafa yayılması gereklidir. Etrafa yayılan kan, irin, kanlı su ve benzerleri yayıldıkları takdirde abdestinizi bozmaktadır. 

Ancak yaranın etrafına dağılmayıp kan yaranın ucunda kalıp o şekilde durursa abdest bozulmaz. Fakat etrafa çok az dahi olsa yayılsa gene abdest bozulur. Abdestin tekrar alınması gerekir. Tabi bu gibi durumlarda insanlar  vesveseye düşebilir acaba abdestim var mı yok mu? diye bu sebepten ötürü abdestinizi yeniden almanız sizin çok iyi olacaktır. Bu sayede hem kuruntudan kurtulmuş olacaksınız hemde abdestinizin olduğuna kesin kanaat getireceksiniz. 


Yara Üzerindeki Kan Abdesti Bozar Mı?


Kan, kanlı su veya irin herhangi bir yaranın başında birikir yada büyür ise ve etrafa yayılmadığı takdirde abdeste engel olmaz. Yani abdesti bozulmaz. 

Mutlak ve Mukayyet Sular..

Mutlak ve Mukayyet Sular Nedir? Sular ve Kısımları Hakkında


Birinci Kısım sular: Dini açıdan sular, iki kısımdan oluşmaktadır. Su denilince ilk akla gelen suya mutlak su denir. Mutlak su birinci kısımdır. Bu sulara örnek verecek olursak: doğal olan sular, yağmur, kar, pınarlardan akan sular, ırmak, göl ve kuyu suyu kısımlarını kapsamaktadır.

İkinci Kısım Sular: Herhangi bir şeyin suya karışmış olması nedeniyle öz halini kaybetmiş ve değişime uğramış sulara ile mukayyet sular denilmektedir. Mukayyet sulara örnek olarak: gül suyu, et suyu, asma ve üzüm gibi sulara verilen kısımdır. 

Mutlak ve Mukayyet Sular..


Mukayyet sularda iki kısma ayrılmaktadırlar. Bunlar ise; asli ve asli olmayan olarak iki kısımdır. Asli olanlara örnek: Karpuz suyu, asma, üzüm suyu, kavun gibi meyvelerin sularıdır.

Asli olmayanlar ise; Aslında bu sular ilk başta mutlak sudur ancak içine herhangi bir maddenin karışması ile mukayyet sular kısmına giren sulardandır. Örnek olarak bir kuyuya herhangi bir şeyin düşmesi ve orada çürümesi sonrada bu madde ile karışıp farklılık göstermesi ve bozulması ile akıcılık aynı zamanda inceliğini de kaybeden bu sebeple bozulan sulara asli olmayan sular sular denilmektedir. 


Ancak şu da bilinmelidir ki mutlak suyun içinde yosun bağlamış olsa veya içine rengi ve kokusu  değişerek ancak tadını değiştirmeyecek oranda içine yaprak, toprak, sabun gibi benzeri temiz sayılan şeylerin katılması veya düşmesi ile mutlak su olmasına mani değildir. 

Bir önceki İslam - İlmihal Konumuzda "Bazı Dini Tabirler" ile ilgili açıklamalarda bulunduk dilerseniz konumuza göz atabilirsiniz.

Bazı Dini Tabirler

Bazı Dini Tabirler


İbadet: Hepimizin çok sık duyduğu ve yerine getirdiği, 'kullukta bulunmak' anlamını ifade eder. Dini anlamı ise iyi bir niyet ile yapılan sevap kazanılan tüm işlere denir. İbadet yalnızca Allah'a yapılır. Oruç tutmak, Zekat vermek, Namaz kılmak gibi..


Taat: Verilen herhangi bir emri hemen yerine getirmeye denir. Aynı zamanda buna itaatte denilmektedir. Dini tabir olarak ise kişide niyet bulunsa da bulunmasa da yapılması durumunda sevap kazanılan tüm işlere denir.



Kurbet: Yakınlık anlamına gelir.



Niyet: İnsanın bir şeye kast etmesi yani kalbin onu istemesi ve kesin karar vermesidir. Dini olarak ise niyet; Allah'a yakın olmak için itaatte bulunarak manevi yakınlığa ulaşmayı kastetmektir.



Bildiğiniz  gibi ameller niyetlere göredir. Niyet olmadan amelin bir faydası olmaz. Bu sebeple niyet her daim önce gelir. 



Akıl: Ruhun kuvvetti demektir.



Bülûğ: Belli bir yaşa erişmektir.



Hüküm: Karar kılmak



Farz: Dinimiz için yapılması mutlak gereken olan herhangi bir ibadettir.



Farz-ı Ayn: Herbir insanın mutlak olarak yerine getirmesi gereken herhangi bir vazifedir.



Farz-ı Kifaye: Bazı insanların yapması ile diğer insanların üzerinden sorumluluğun kalkmasıdır. Örnek olarak cenaze namazı gibi.



Vacip: İslam dininde yapılması kesin olmamakla birlikte kesinliğe çok yakın olan şeydir. Yapılmaması cezayı gerektirdiği gibi yapılmasınında mükafatları vardır. Buna örnek olarak; Vitir ve bayram namazlarını gösterebiliriz.



Sünnet: Sünnet geçmişten günümüze kadar çok önemli bir yere sahiptir. Peygamber Efendimiz (s.a.v.)'in farzlar dışında yapmış olduğu şeylerdir. Bu sebeple sünnet iki kısıma ayrılır. Müekked sünnet ve gayr-i müekked sünnet.



Sünnet-i Müekkede: Peygamberimiz Muhammed Mustafa (s.a.v.)'in genel olarak devam edip ancak bazen terk ettiği sünnetlerdir.



Sünnet-i Gayr-i Müekkede: Kainatın Efendisi Muhammed Mustafa (sallallahu aleyhi ve sellem) Efendimizin ibadet maksadı ile ara ara yapmış olduğu şeylerdir. İkindi namazının ilk sünneti ve yatsı namazının ilk sünneti gibi. 


Müstehap: Kelime anlamı sevilen bir şey demektir. Dini terim olarak ise Peygamber Efendimiz (s.a.v.)'in ara sıra yaptıkları ve bazende yapmadıkları şeylerdir. Örnek olarak ise; kuşluk namazı gibi.


Mübah: İslam dininde hem yapılması hemde yapılmaması caiz olan şeylerdir.


Mekruh: Sevilmeyen, kötü görülen şeyler anlamına gelir.


Kerahet: Razı olmamak veya bi şeyi kötü görmek anlamını ifade eder. Her zaman için terk edilmesi gerekir.



Sahih: Şartlarına ve rükünlarını bir arada toplayan herhangi bir ibadet yahut muameledir. Örnek vermek gerekirse; Farzlarına ve aynı zamanda vaciplerine çok dikkat edilerek kılınan bir namaz sahih görülür. 


Caiz: Dinimizce yapılmasında herhangi mahsur bulunmayan yani yapılması yasak olmayan şey demektir.


Fasit: Sahih olmayan anlamındadır.


Taharet: Temizlik demektir.


Hades: Bazı ibadetleri yapmak için engel teşkil eden necasettir.


Habes: Madde olarak  kirli ve pis olan şeylerdir.


Bir önceki ilmihal konumuzda "İbadet ve Taharet" hakkında detaylı bilgiye yer verdik. Dilerseniz konumuza göz atabilirsiniz.

İbadet ve Taharet

Hak dinimiz olan İslam Allah (c.c)'a teslimiyetten, ibadetten ve itaatten ibaret olan çok yüce bir dindir. Yüce dinimiz, bizlerin Allah'ı tanımamız, bilmemiz ve ona hakkıyla itaat edip ibadetlerimizi yapmamız gerektiğini bizlere haber vererek bu sebeple yaratıldığımızı bildirmektedir.