
- Ölüyorum, der hasta.
- Çok şükür, der adam.
"Hamdolsun, iyiyim" dediğini sanmıştır. Hasta sinirlenir.
- Ne yedin?
- Zehir, der hasta kızgınlıkla...
- Afiyet olsun, Tedaviye hangi hekim geliyor.
- Başımdan defolup git be adam! diye bağırır hasta...
Kim gelecek Azrail.
- Ha o mu, onun ayağı çok uğurludur. Artık üzüntüyü bırak, sevin, neşelen.
Hasta, adamın sözlerinden bunalır. Adam hasta ziyareti yapmış olmanın huzuruyla evine döner.
İnsan, nasıl olduklarına başkalarını inandırmaya çalışırlar. Kendilerine, gayrın gözü ile değil de kendi gözleri ile bakmayı tercih ederler. Halbuki, çok defa başkalarını duymayan insanlar kendi perişaniyetlerinin farkında değildir.
İnsan, ilimlerin, vicdanının ve garazsız, salih insanların sesine kulak vermelidir.
Başkalarının sözüne kulak veren insan, içinin ve dışının ıslahında muvaffak olacaktır.
Yazar: Mehmet Akar
Mesel Ufku | Nükte ve Hikmet [ Timaş Yayınları ]
Hiç yorum yok: