"...Bu ayda bir farzı eda eden, diğer aylarda yetmiş farz eda etmiş gibidir..." buyurduğu için, herhalde 'bu kârı kaçırmayalım' diyerek, pek çoğu zekatını bu ayda vermeyi adet haline getirmiştir.
Fakat genel olarak insanlar oruca dikkat ettikleri kadar, maalesef zekata dikkat etmiyorlar. Oruç tutarken imsak ve iftar vaktine riayet ettikleri gibi, zekat verirken nisaba ve hesaba riayet etmiyorlar. Zekatını kuruşu kuruşuna hesap edip en az 40/1'ini vermek yerine; "üç beş bir şeyler verdik, Allah kabul etsin" kabilinden, umursamaz bir tavır sergiliyorlar.

Oysa namazdan sonra gelen en önemli ibadet zakattır. Namazın kardeşidir. Kur'an-ı Kerim'e baktığımızda pek çok yerde, namazla zekat hep yan yana zikredilmiş ve önemine binaen birlikte müta'ala edilmiştir. Hatta Peygamber Efendimiz Muhammed Mustafa (s.a.v) bir hadisi şeriflerinde şöyle buyurmuşlardır:
"Allah zekatını vermeyen kimsenin namazını kabul etmez, ikisi birlikte yapıncayakadar. Zira Allah-u Teala namazla zekatı (Kur'an'da yan yana zikretmek suretiyle) birleştirmiştir. Siz onların aralarını ayırmayın!" buyurmuştur.
Yazınının Devamı Lalegül Haziran 2016 sayısında okuyabilirsiniz.
Kaynakça:
Lalegül - Haziran 2016 - Yıl-4 Sayı - 40
Yazar: Mustafa Özşimşekler
İslamiyet ne kadar güzel bir din. Keşke tüm ibadetlerimizi düzenli yapabilsek. Açın halinden anlamak için oruç tutuyoruz, malının 40'ta 1'inin fakirlere verilmesi emrediliyor. Ben haber içeriğindeki eleştiriye çevremde hiç rastlamadım. Ancak şu sıralar "efendim Kur'an-ı Kerim'de ne kadar zekat verileceği yazmıyor." tarzında tartışmalar duymaya başladım. Peygamber efendimiz ve Hadisleri üzerinden İslamiyete zarar verilmeye çalışılıyor.
YanıtlaSil