"Ülkemizin bire bir ölçekli haritasını yapmayı başardık!"
"Peki çok kullandınız mı?"
diye sordum.
"Bugüne dek hiç açılmadı." dedi. "Çiftçiler itiraz etti. Haritanın bütün ülkeyi kaplayacağını ve güneş ışığını engelleyeceğini söylediler. Bu nedenle şimdilik haritası yerine ülkenin kendisini kullanıyoruz ve sizi temin ederim, en az harita kadar işimizi görüyor."
Lewis Carrollu'un, Slyvia and Bruno'sunda yer alan bir bu diyalog, şu bildik gerçeği yeniden hatırlatıyor: "Harita arazi değildir."
Yani ki, gerçeğin kendini temsil eden sembolü gerçeğin kendisi ile karıştırmayan. Harita sadece araziye işaret eder. Ama arazinin yerine geçmiyor; gerçekliği temsil eden her türlü sembol bir tür kavrama aracıdır, gerçekliğin kendisi değildir.
Evlilik öncesinde eş adaylarının birbirlerini yoklamalarını, birbirlerinin önüne anlaşma maddeleri koymalarını bir tür harita çizmeye benzetiyorum. Evliliğin devasa çoğrafyasınna kıyasla, küçük ölçekli bir haritadır bu; girintileri çıkıntıları olduğundan daha az detaylı gösterir, dağları ve ovaları kabaca resmeder. Oysa bir haritanın kaba çizgilerinde kaybolmuş nice koylarda nice insanlar yaşıyordur. Oysa bir haritanın sadece renklerle ayırdığı ovalar ile dağlar arasında ne dehşetli uçurumlar, ne azametli kayalar vardır da haritanın yüzeyinde hiçbiri gözükmez. Haritaya bakıp durmak yerine, arazide nefes nefese yürüyenler görür onları.
Siz, evlenmeden önce evliliğin bütün detaylarını kapsayan bir harita çizebilir misiniz? Yani, evliliğin bütün süprizlerini, bütün sorunlarını kapsayan bir evlilik önceki sözleşmesi yazabilir misiniz? Yani bütün ülkenin bire bir haritasını yapabilir misiniz? Zor görünüyor; hatta imkansız denilebilir. Şükür ki böyle bir harita sadece imkansız değil lüzumsuz da!
Sözgelimi, eşinizle evlenmeden önce çalışıp çalışmama konusunda anlaşmış olabilirsiniz. Bu anlaşma yıllar içinde hiç bozulmayabilirde, bozulabilirde. Ama eşiniz diş macununu her defasında dibinden değilde orta yerinden sıktığı çinm her sabah canınızı sıkıyor olabilir. Evlilik öncesi anlaşmanın detaylarında bu maddenin olması aklınızdan bile geçmez.
Eşinizi iyi bir ailenin evladı diye tercih etmiş vbeya bu konuyu uzun uzadıya araştırıp soruşturmuş olabilirsiniz de. Üstelik aradan seneler geçtiği halde soruşturma sonucunuzun haklı olduğunu da görmüş olursunuz. Gerçekten de eşiniz iyi bir ailenin iyi terbiye görmüş, sorumluluklarını bilen bir bireyidir. İyi füzel de; iyi ailenin iyi çocuğunun her sabah çoraplarını bıraktığı yeri size sorması canınızı sıkıyorsa ne yapacaksınız? Oysa, evlenmeden önce "Çoraplarını çıkardığın yeri unutup bana soracak mısın?" diye sormamıştınız ona.
Diyelim ki, eşiniz olacak kızın ideal vücut ölçülerinde olmasını umuyordunuz ama olmadı; biraz etine dolgunca hatta şişman oluverdi. İdealiniz olmadığı halde onunla evlendiğiniz ama nereden bilebilirdiniz eşinizin Allah'ın her günü yaşadığı kilo verme telaşının aranızdaki en tatlı sohbetlerin, en sıcak sakalaşmaların vesilesi olacağını? Evlenmeden önce bilebilir miydiniz, eşinizin lahana bebek gibi dolgun yanaklarının onun en çok özlediğiniz yanı olacağını?
Evliliğin gerçekliği, insan-insan ilişkisinin bütün inişlerini ve çıkışlarını umulmadık sislerini ve rüzgarlarını içerir. Evlilikten önce çizdiğiniz haritaya bunların çoğunu dahil edemezsiniz. Elinizde, birbirnizi ebediyen eş kabul etme gibi sahih bir niyet, anlamlı bir sevgi olduktan sonra arazide karşılaştığınız süprizleri ele ele yürüyerek, tabana kuvvet vererek göreceğiniz süprizleri görecek ve çözeceksiniz. Evliliğin süprizlerle çoğrafyasında anlaşma haritası bir yere kadar işe yarar; ondan sonrası aranızda oluşan aşkın ateşiyle, saygı ve sevginin nefesiyle çözülecektir.
Arazi üzerinde sahici bir yürüyüş yapmaya hazır olun. hem umulmadık yamaçlar göreceksiniz, hem süpriz koylar bulacaksınız. Ama siz yine de süprize açık olmamak adına, haritayı bire bir ölçekli olacak kadar büyütmelisiniz. Bire bir ölçekli harita yapmaya kalkışmışken, neden arazinin kendisini harita olarak kullanmıyorsunuz?
Böylecek hiç olmazsa, aşk güneşinin bütün sıcaklığıyla sizi kucaklamasına fırsat vermiş olursunuz.
Evliliğinizi anlaşmaya bağlamak yerine, anlaşmaya başlama fırsatı bilin. Şimdi ve burada.
Yazar: Senai Demirci
Ve Aşk Evliliğin Ellerinden Tuttu [ Timaş Yayınları ]
"Peki çok kullandınız mı?"
diye sordum.
"Bugüne dek hiç açılmadı." dedi. "Çiftçiler itiraz etti. Haritanın bütün ülkeyi kaplayacağını ve güneş ışığını engelleyeceğini söylediler. Bu nedenle şimdilik haritası yerine ülkenin kendisini kullanıyoruz ve sizi temin ederim, en az harita kadar işimizi görüyor."
Lewis Carrollu'un, Slyvia and Bruno'sunda yer alan bir bu diyalog, şu bildik gerçeği yeniden hatırlatıyor: "Harita arazi değildir."
Yani ki, gerçeğin kendini temsil eden sembolü gerçeğin kendisi ile karıştırmayan. Harita sadece araziye işaret eder. Ama arazinin yerine geçmiyor; gerçekliği temsil eden her türlü sembol bir tür kavrama aracıdır, gerçekliğin kendisi değildir.
Evlilik öncesinde eş adaylarının birbirlerini yoklamalarını, birbirlerinin önüne anlaşma maddeleri koymalarını bir tür harita çizmeye benzetiyorum. Evliliğin devasa çoğrafyasınna kıyasla, küçük ölçekli bir haritadır bu; girintileri çıkıntıları olduğundan daha az detaylı gösterir, dağları ve ovaları kabaca resmeder. Oysa bir haritanın kaba çizgilerinde kaybolmuş nice koylarda nice insanlar yaşıyordur. Oysa bir haritanın sadece renklerle ayırdığı ovalar ile dağlar arasında ne dehşetli uçurumlar, ne azametli kayalar vardır da haritanın yüzeyinde hiçbiri gözükmez. Haritaya bakıp durmak yerine, arazide nefes nefese yürüyenler görür onları.
Siz, evlenmeden önce evliliğin bütün detaylarını kapsayan bir harita çizebilir misiniz? Yani, evliliğin bütün süprizlerini, bütün sorunlarını kapsayan bir evlilik önceki sözleşmesi yazabilir misiniz? Yani bütün ülkenin bire bir haritasını yapabilir misiniz? Zor görünüyor; hatta imkansız denilebilir. Şükür ki böyle bir harita sadece imkansız değil lüzumsuz da!
Sözgelimi, eşinizle evlenmeden önce çalışıp çalışmama konusunda anlaşmış olabilirsiniz. Bu anlaşma yıllar içinde hiç bozulmayabilirde, bozulabilirde. Ama eşiniz diş macununu her defasında dibinden değilde orta yerinden sıktığı çinm her sabah canınızı sıkıyor olabilir. Evlilik öncesi anlaşmanın detaylarında bu maddenin olması aklınızdan bile geçmez.
Eşinizi iyi bir ailenin evladı diye tercih etmiş vbeya bu konuyu uzun uzadıya araştırıp soruşturmuş olabilirsiniz de. Üstelik aradan seneler geçtiği halde soruşturma sonucunuzun haklı olduğunu da görmüş olursunuz. Gerçekten de eşiniz iyi bir ailenin iyi terbiye görmüş, sorumluluklarını bilen bir bireyidir. İyi füzel de; iyi ailenin iyi çocuğunun her sabah çoraplarını bıraktığı yeri size sorması canınızı sıkıyorsa ne yapacaksınız? Oysa, evlenmeden önce "Çoraplarını çıkardığın yeri unutup bana soracak mısın?" diye sormamıştınız ona.
Diyelim ki, eşiniz olacak kızın ideal vücut ölçülerinde olmasını umuyordunuz ama olmadı; biraz etine dolgunca hatta şişman oluverdi. İdealiniz olmadığı halde onunla evlendiğiniz ama nereden bilebilirdiniz eşinizin Allah'ın her günü yaşadığı kilo verme telaşının aranızdaki en tatlı sohbetlerin, en sıcak sakalaşmaların vesilesi olacağını? Evlenmeden önce bilebilir miydiniz, eşinizin lahana bebek gibi dolgun yanaklarının onun en çok özlediğiniz yanı olacağını?
Evliliğin gerçekliği, insan-insan ilişkisinin bütün inişlerini ve çıkışlarını umulmadık sislerini ve rüzgarlarını içerir. Evlilikten önce çizdiğiniz haritaya bunların çoğunu dahil edemezsiniz. Elinizde, birbirnizi ebediyen eş kabul etme gibi sahih bir niyet, anlamlı bir sevgi olduktan sonra arazide karşılaştığınız süprizleri ele ele yürüyerek, tabana kuvvet vererek göreceğiniz süprizleri görecek ve çözeceksiniz. Evliliğin süprizlerle çoğrafyasında anlaşma haritası bir yere kadar işe yarar; ondan sonrası aranızda oluşan aşkın ateşiyle, saygı ve sevginin nefesiyle çözülecektir.
Arazi üzerinde sahici bir yürüyüş yapmaya hazır olun. hem umulmadık yamaçlar göreceksiniz, hem süpriz koylar bulacaksınız. Ama siz yine de süprize açık olmamak adına, haritayı bire bir ölçekli olacak kadar büyütmelisiniz. Bire bir ölçekli harita yapmaya kalkışmışken, neden arazinin kendisini harita olarak kullanmıyorsunuz?
Böylecek hiç olmazsa, aşk güneşinin bütün sıcaklığıyla sizi kucaklamasına fırsat vermiş olursunuz.
Evliliğinizi anlaşmaya bağlamak yerine, anlaşmaya başlama fırsatı bilin. Şimdi ve burada.
Yazar: Senai Demirci
Ve Aşk Evliliğin Ellerinden Tuttu [ Timaş Yayınları ]
ads
Hiç yorum yok: