-->

Sponsor Alanı

Slider

İlgi Çeken Videolar

Sağlık

Teknoloji

Sinema

Televizyon

Ne Nedir?

En5 Konular

ads
» » Denge Adamı Olmak

ads
ads
"Sizin hayırlınız, ahiret için dünyayı, dünya için de ahireti terkedenler değil, aksine sizin en hayırlınız, kafi miktarda her ikisinden de alandır."

Dünya, "deni, düşük ve aşağı" anlamına gelir. Ahiret ise "sonra olan, dünyadan sonraki ebedi alem, dünyadan sonraki menzil" demektir.

Hadiste de ifade edildiği gibi İslam, her konuda orta yolun izlenmsini tavsiye eder, mensuplarına dünya ve ahiret dengesini kurmasını emreder. Dünya için ahiretin dengesini kurmasını emreder. Dünya için ahiretin, ahiret için dünyanın terkedilmemesini istter. Her zaman dengeli ve ılımlı çizgiyi takip etmelerini önerir. Nitekim Hak Teala şöyle buyurmaktadır: "Allah'ın sana verdiği şeylerde ahiret yurdunu gözet. Dünyadaki nasibini de unutma" (Kasas 28/77)

İslam, denge dinidir, birinin imar, diğerinin ihmal edilmesini asla kabul etmez. O, aşırı dünya sevgisini hoş karşılamadığı gibi, dünyadan el etek çekerek kendini tamamen ibadete vermeyi de hoş karşılamaz, hatta yasaklar. Hz. Peygamber'in (s.a.v.) şu hadisi bu hakikati ifade eder: 

"Hiç ölmeyecekmiş gibi dünya için, yarın ölecekmiş gibi ahiret için çalış"

İslam, hem dünya hem de ahiret dinidir. Daha doğrusu insanı, geçici dünya hayatında ebedi ahiret hayatına hazırlayan tek dindir. Hz. Muhammed (s.a.v.) "Dünya, ahiretin tarlasıdır" buyurmuşlardır.

Dolyısıyla mümin, ne dünyası için ahiretini ne de ahireti için dünyasını ihmal etmelidir, her iki hayatın da hakkını vermelidir. İşte dinizin istediği hayat tarzı, yani denge budur. Zira İslam dini geçici de olsa dünyada sefil bir hayatı mümine layık görmez. Ebedi ahiret saadetine  hazırlanırken dünyalık için de çalışığ, kimseye muhtaç olunmamasını ister; 


Denge Adamı Olmak
Veren eli alan elden üstün ve hayırlı görür. Dolyaıısyla tembellik ve miskinlik, sadece fıtrat kanunlarına değil, aynı zamanda İslam'a da aykırıdır.Resul-, Ekrem (s.a.v.) günlük hayatında ibadetle meşgul olurken, diğer taraftan Müslümanların ve aile fertlerinin işlerini tanzim buyurur, gıda ve diğer ihtiyaçlarını temin için uğraşırdı. Bununla da kalmazlar, ihtiyaç sahiplerinin sıkıntılarını gidermek için çabalar, hastaları ziyaret eder, akraba ve dostlarının hallerini sorar, yardımcı olurdu. Bütün bunları yaparlarken, bir idareci olarak müminler arasındaki sorunları çözdüğü düşmanlar gibi, düşmanlar tarafından gelebilecek zararları bertaraf etmek üzere en güzel tedbirleri alırdı. Risalet vazifesinin gereği olarak da daima halkın arasında bulunur, onları irşad etmekle meşgul olurdu.

Evet, ölçü budur. Unutmamak gerekir ki ahireti unutarak sadece maddi varlığın tatmini için çaba göstermek hayvanlara mahsustur. Dünyayı ihmal ederek sadece ahiret için çalışmak ise insanı bir hilkat geribesi durumuna getirir, neticede her iki alemde de rezil ve rüsva olur. Oysaki İslam, insanı böylesi düşük durumlardan korumak için madde ile mana , ruh ile beden, dünya ile ahiret arasında sarsılmaz bir denge kurmuştur. Müminin dilinden şu ilahi dua düşmemelidir: 

"Rabbimiz! Bize dünyada  de ahirette de iyilik ve güzellikler ihsan eyle. Bizi cehennem azabından koru" (Bakara 2/201)

Yazar: Siraceddin Önlüer

Kırk Hadiste Müslüman Şahsiyeti [ Semerkand ]


ads

FacebookTwitterPinterestTumblrYazdır
«
Next
Sonraki Kayıt
»
Previous
Önceki Kayıt

Hiç yorum yok:

Yorum Yazmak İçin Aşağıdaki Seçenekleri Kullanınız


Lütfen konuyla alakasız yorumlardan kaçının. Sadece link almak amaçlı ( spam ) yorumlar yazmayınız. ( anında silinir ). Argo, küfür, siyasi vb. içerik barındıran yorumlar yazmayınız.

Not: Yorum yapabilmek için (yorumlama biçiminden) Anonim ( isimsiz olarak ) veya Adı/URL'yi ( Adı ( gerekli ) / URL ( kısmını boş bırakınız ), fonksiyonlarından seçim yaparak yorumlarınızı yazabilirsiniz.

Ancak Google + profili ile yapılan yorumları onaylamıyorum bilginize. Yorum yaparken Adı/URL kısmından yaparsanız sadece isim yazmanız yeterli. Site adresi, URL eklerseniz yorumunuz onaylanmaz.