Mürşid Rabıtası var mı İslam Dininde Tövbe Almak Var mıdır?
Tövbe, Dinimizde pişmanlık, yapılmış olan günahlardan pişmanlık duymak ve bir daha yapmamaktır. Tövbenin en efdali ise nasüh tövbesidir, Bir daha asla günaha dönmemek için yapılan kesin ve kati kararla yapılan tövbedir. Bunu kalben istemek ve kararın kesin verilerek yapılan tövbedir.
Peygamberler hariç her insanın günahları vardır. Allah (c.c.)'a yapılan tövbe can boğaza gelene kadar kabul edileceğini islam bilginleri söylemektedirler. Ve tövbe kapısı her zaman açıktır. Ancak ölüm gelmeden önce edilmesi ve nasüh bir tövbe etmek, bir daha günahlara dönmemek. Fakat insan oğlunda nefis vardır. Zaman zaman günahlara tekrar düşecektir ve tövbe etmesi gerekir. Her günahtan sonra bir iyilik yapmak günahı silineceğine dair hadis-i şerifler vardır. Her günahtan sonra tövbe etmek güzeldir. Hz. Muhammed (s.a.v.) günahı olmadığı halde bile bazı rivayetlere göre 70 veya 100 kere tövbe edermiş.
Bazı kişiler vardır. Tövbelerini hep sonraya saklarlar, tövbe edersem ve günah işlersem o günaha dönersem Allah (c.c.) tövbemi kabul etmez diye şeytan onları kandırır ve taki ölüm gelinceye kadar şeytan bu şekilde insanı oyalayabilir. Her günah işledikte, insan kalbinde siyah nokta belirir ve günahlar çoğaldıkça bu siyah nokta tüm kalbi kaplar ve kap kara olur bu çok tehlikelidir. Bu yüzden her günahtan sonra tövbe etmek o siyah lekeyi siler ve temizlenir. Tövbesini sonraya bırakan insanlar, şeytanın oyununa gelmektedirler. Ha bugün, ha yarın derken bakmışsınız ki seneler geçmiştir. Ve şunu diyebilirim. Hiç tövbe etmemektense veya sonrya bırakır tam tövbe ederimi beklemektense ( ölüm ne zaman geleceği belli olmadığından ) her günah sonrası tövbe etmek hiç tövbe etmemek (sonraya bırakmak)'ten daha iyidir. Çünkü ölüm ne zaman geleceği belli değildir. Zaten belli olmuş olsaydı ölüme yakın zamanda nasüh tövbesi ile insan kendini kurtarabilirdi. Bu yüzden sürekli tövbe edin ve tövbe etmekten kaçmayın. Sonra ederim, tövbemi bozarsam daha kötü olurum vesveslerinden kurtulun. Tövbenin bazı şartları vardır. Tamamen günahı terketmek, pişmanlık duymak, üzülmek ve eski günahlara bir daha dönmemek için nefsi ile savaşmak.
Gelelim asıl konumuza dinde tövbe almak var mıdır?
El almak ve vermek hadisesi tarikatlar ile ilgili bir adaptır. Şöyle ki: bir havalide tarikatın bir kolunu temsil eden bir şeyh veya efendi olur. Bu zata intisap edip takip etmek, ondan ve tarikatın feyizlerinden istifade etmek isteyenler olabilir.
Tasavvufta Allah dostu elinden töve almak diye bir durum vardır. Ve bu Allah dostları Peygamber Efendimiz'in öz torunu ve Seyyiddirler.Bu tür tövbe almaya şirk diyenler vardır. Hangi delile dayanarak diyorlar bunu bilmiyoruz.
Her şeyde aracı vardır. Evet biz Allah'tan isteriz her şeyi ve tövbemiz de zaten Allah (c.c.)'a oluyor. Kimse şeyhine tapmıyor ve şirk olayı da yoktur. Şirk diyen kişilerin tasavvufu araştırmaları lazım. Hz. Adem (a.s) cenneten dünyaya indirildiği zaman 300 küsür sene tövbe etmiştir ve sonrasında Oğlum Muhammed (s.a.v.) yüzü suyu hürmetine tövbemi kabul et Allah'ım deyince tövbe kabul olmuştur. Burada aracı olan Peygamber'imiz (s.a.v.)'dir. ve Tasavvuf da Allah dostları ile topluca yapılan tövve vardır. Allah mürşidi kamil insanın hürmetine veya toplu halde gerçekten içten eden tövbe nisbetiyle tüm ordaki herkesin tövbesini kabul edebilir. Tövbe tek başına da yapılır kimse illa git bir Allah dostundan tövbe al demiyor. İsteyen istediği gibi tövbe eder. Ve kendi kendimize tövbe ederken Peygamber (s.a.v.) Efendimize salatü selam getirdiğimizde o duanın kabul olacağına dair sahih hadisler var. Buradan anlaşılıyor ki aracı her zaman vardır. Allah bizi her zaman ve her yer görüyor ama kendi kendimize yapılan tövbede o anda bakalım o kadar samimi olabilecekmiyiz. Biz Allah dostlarını görünce Allah'ı hatırlıyor ve aslında direk Allah'a töve ediyoruz ve veli bir kulun aracılığıyla, Allah'ın dostalarının duaları kabul olunur ve tövbeyide bu şekilde düşünebilirsiniz.
Hasta olduğunuzda, neden doktora gidip ilaç recete ettirip ilacı aracı kullanarak iyi oluyorsunuz? Allah çok büyüktür o ne derse o olur ve şifayı veren Allah'tır bize aracı olan doktor ve ilaçlardır. Ve etkili oldukları içindir. Mürşidi kamil Allah'ın dostalarıda manevi bir doktortur ve manevi hastalıklarımız için onlara gideriz ve aracılıkla daha çabuk iyileşme süreci işlenir. Eğer aracı edinmek şirk diyorsanız: Mahşer günü Peygamberimiz (s.a.v.) günahkarların cehennemden azat edilmesi için aracı olarak Allah'a bizim için şefaat etmeyecek midir?
Görüldüğü gibi aracı her zaman vardır. Tarikat'a herkes girmek zorunda değil. Ancak Tasavvuf Allah'a ulaşmanın en kestirme yoludur.
Okulda nasıl hocalarınız size bir şeyler öğretiyorsa ve onu aracı olarak görüyorsanız, manevi durumlarda böyle düşünebiliriz. Allah dostları bize yolu gösterendir.
Tövbe almak caiz mi?, tövbe almak doğrumu, islamda tövbe almak nedir?, Allah dostundan tövbe almak, tasavvuf, tövbe almak şirk midir?, tövbe almanın sakıncası var mı
ads
Hiç yorum yok: