Nisan ayı geldiğinde (daha gelmedik) bol yağışlara da merhaba diyen bir iklim kuşağında yer alıyoruz. Nisan yağmurları demek, bereketli topraklar demek. Sıcak yaz günlerinde bol meyve sebze yiyebilmek, susuz kalmamak demek. E, boşuna rahmet demiyoruz yağmura. Bir bilseniz, daha neler var neler... Hazırsanız açın şemsiyenizi!
Madem şemsiye dedik, belirtmeden olmaz; Şemsiye bildiğinin aksine yağmurdan değil, güneşten korunmak için icat edilmiştir. Zaten şemsiye Arapça'da güneşlik anlamına gelmektedir. Gelgelelim bu bilgi, şemsiyeleri her iki amaçla da kullanmamızı engellemez. Yağmurluklar da iş görür ama yağışlı havada şemsiyeyle yürümenin keyfi başkadır.
Şemsiyemiz olmasa da yağmurda ıslanmak biz insanlar için korkulacak bir durum değildir. Hatta bazen oldukça keyifli hal alabilir. Siz esas küçücük böceklerin yağmur yağdığında ne yapacağını düşünün! Dikkat ettiyseniz eğer karınca, arı gibi böcekler ve daha pek çok hayvan yağmur öncesinde yuvalarına saklanır. Bunun sebebi yağış öncesi artan hava basıncının bazı hayvanlar tarafından hassas bir şekilde hissedebilmesidir. Özellikle karıncalar yağmur öncesinde yuvalarına çekilir, girişleri kapatarak evlerinin sel suları altında kalmasını engellerler.
"Dizlerimin ağrısı arttı, yağmur mu geliyor ne?" diyen amcalara şahit olmuşsunuzdur. Aslında romatizma ağrıları olanlar yağmurun yağacağını hissetmezler. İşin aslı şöyledir: Yağmur öncesi havadaki nem artar. Nemin artmasıyla da vücudumuzda ağrıları daha az hissetmemizi sağlayan bazı hormonlar daha az salgılanır. Bu durumda, daha çok ağrı hissedilir. Romatizmalı amcaların tahminlerinin isabet oranı da bununla ilgili ve bağlantılıdır.
Yağmur damlaları denilince hepimizin aklına gözyaşı şekli gelir. Gerçekte ise yağmur damlaları ilk oluştuklarında küre şeklindedir. Atmosferde küre şeklinde oluşan yağmur damlaları yere düşerken hava direnciyle yarım ay şeklini alır. Düşme hızları artarsa ikiye bölünüp kulaklık şeklini bile alabilir.
O Eşsiz koku
Özellikle yaz aylarının kurak günlerinde, sıcaktan bunalmışken birden yağmurun yağmaya başlamasıyla ferahlarız. Çok geçmeden de burnumuza muhteşem bir koku gelir. Kimilerinin 'yağmur kokusu', kimilerinin de 'toprak kokusu' dediği bu kokuyu meydana çıkaran sebep, topraktaki bakterilerdir. Topraktaki bakteriler, çoğalmak için sporlar üretilerler. Bu sporlar da kuru toprakta faaliyete geçmeden uzun süre bekleyebilir. Yağmur yağınca nemlenen toprak sayesinde sporlar havaya yükselir. İşte yağmurla beraber burnumuza gelen toprak kokusu aslında topraktaki bakterilere ait sporlardır. Nedenini öğrendik diye burnumuzu kapatacak değiliz. Öyle ise bayram etsin burunlar.
Kaynak Nisan 2015, sayı: 19 genç okur aylık ilkgençlik dergisi, s; 54-55 "Semerkand"

Yağmur yağdı kaç, şemsiyeni aç
Madem şemsiye dedik, belirtmeden olmaz; Şemsiye bildiğinin aksine yağmurdan değil, güneşten korunmak için icat edilmiştir. Zaten şemsiye Arapça'da güneşlik anlamına gelmektedir. Gelgelelim bu bilgi, şemsiyeleri her iki amaçla da kullanmamızı engellemez. Yağmurluklar da iş görür ama yağışlı havada şemsiyeyle yürümenin keyfi başkadır.
Yağmurun gelişini anlayan böcekler!
Şemsiyemiz olmasa da yağmurda ıslanmak biz insanlar için korkulacak bir durum değildir. Hatta bazen oldukça keyifli hal alabilir. Siz esas küçücük böceklerin yağmur yağdığında ne yapacağını düşünün! Dikkat ettiyseniz eğer karınca, arı gibi böcekler ve daha pek çok hayvan yağmur öncesinde yuvalarına saklanır. Bunun sebebi yağış öncesi artan hava basıncının bazı hayvanlar tarafından hassas bir şekilde hissedebilmesidir. Özellikle karıncalar yağmur öncesinde yuvalarına çekilir, girişleri kapatarak evlerinin sel suları altında kalmasını engellerler.
Romatizmalı amcaların hava durumu tahmini
"Dizlerimin ağrısı arttı, yağmur mu geliyor ne?" diyen amcalara şahit olmuşsunuzdur. Aslında romatizma ağrıları olanlar yağmurun yağacağını hissetmezler. İşin aslı şöyledir: Yağmur öncesi havadaki nem artar. Nemin artmasıyla da vücudumuzda ağrıları daha az hissetmemizi sağlayan bazı hormonlar daha az salgılanır. Bu durumda, daha çok ağrı hissedilir. Romatizmalı amcaların tahminlerinin isabet oranı da bununla ilgili ve bağlantılıdır.
Yağmur damlaları
Yağmur damlaları denilince hepimizin aklına gözyaşı şekli gelir. Gerçekte ise yağmur damlaları ilk oluştuklarında küre şeklindedir. Atmosferde küre şeklinde oluşan yağmur damlaları yere düşerken hava direnciyle yarım ay şeklini alır. Düşme hızları artarsa ikiye bölünüp kulaklık şeklini bile alabilir.
O Eşsiz koku
Özellikle yaz aylarının kurak günlerinde, sıcaktan bunalmışken birden yağmurun yağmaya başlamasıyla ferahlarız. Çok geçmeden de burnumuza muhteşem bir koku gelir. Kimilerinin 'yağmur kokusu', kimilerinin de 'toprak kokusu' dediği bu kokuyu meydana çıkaran sebep, topraktaki bakterilerdir. Topraktaki bakteriler, çoğalmak için sporlar üretilerler. Bu sporlar da kuru toprakta faaliyete geçmeden uzun süre bekleyebilir. Yağmur yağınca nemlenen toprak sayesinde sporlar havaya yükselir. İşte yağmurla beraber burnumuza gelen toprak kokusu aslında topraktaki bakterilere ait sporlardır. Nedenini öğrendik diye burnumuzu kapatacak değiliz. Öyle ise bayram etsin burunlar.
Kaynak Nisan 2015, sayı: 19 genç okur aylık ilkgençlik dergisi, s; 54-55 "Semerkand"
ads
yağmurlu havalar cidden çok güzel oluyor ıslanmadığınız sürece özellikle yağmurdan sonraki toprak kokusunu çok seviyorum.
YanıtlaSil