Ateizm
Ateizm ya da tanrıtanımazlık, tüm tanrılara ve ruhsal varlıklara olan metafizik inançları reddeden ve var olan gerçekliği akıl yoluyla açıklamayı kabul eden bir felsefi düşünce akımı.
Ateistler; bazen "tanrıtanımaz" kelimesiyle anılsalar da,[1] bu isimlendirme var olan bir tanrıyı reddetme fikrine atıfta bulunduğu için ateistler tarafından kabul görmez. Ateizm inanç koşullanmalarını, hayalî yaratıkları ve olayları reddeder. Ateist bakış açısıyla tanrının yanı sıra tüm metafizik inançlar ve tüm ruhanî varlıklar da reddedilir.[2]
Kelime anlamında da belirtildiği üzere; ateizm, din ile ilgili bir kavram değil, tanrı ile ilgili bir kavramdır. Dinlerin varlığı, dinlerin tanımının ne olduğu, dinlerin iyi mi yoksa kötü mü olduğu ateizmin konusu ve tartışma alanı dışındadır. Ateizm, her tür metafiziği reddettiği için, kendini metafizik öğeler üzerinden temellendiren dinlerin metafizik boyutlarını da reddeder. Yani bu, özellikle dinlere karşı sergilenen bir duruş değil, genel olarak tüm metafizik inanışlara karşı bir duruştur.
Ateizm sıklıkla "dinsizlik" ile özdeşleştirilse de, Budizm gibi bazı Uzakdoğu dinlerinde de "yaratıcı" anlamında bir tanrının varlığına rastlanmaz.[3] Bu yönüyle de ateizm ile dinsizlik birebir örtüşmez. Deist akımlara bakıldığında da, tanrıya inancın olduğu ancak dinlerin kabul edilmediği görülür.[4]
Ateizm, anti-teizm yani teizm karşıtı demek değildir ve bir "tepkisellik" anlamı içermez, zira metafizik öğelerin "var olmadığını" savunmak için metafizik öğelerin "var olması" gerekmez. Ateizm, yalnızca bir "durum" ifadesidir. Sadece tanrı veya tanrıların ve metafizik öğelerin var olmadığını söyler.
Ateizm; yaratıcı ve müdaheleci bir tanrıyı kabul eden teizmden,[5] yaratıcı ancak müdahaleci olmayan bir tanrıyı kabul eden deizmden,[6] tanrının evrenin kendisi olduğunu savunan panteizmden ve tanrının hem evrenin kendisi hem de evrenin ötesinde (aşkın) olduğunu savunan panenteizmden; ayrıca, tanrının varlığı ve yokluğu konusundaki soruları "cevaplandırılamaz" diyerek cevapsız bırakan agnostizmden; tanrıyı, "kesin olarak" reddetmesiyle ayrılır.[7]
Günümüzde, dünya nüfusunun % 2,3’ü kendini ateist, %11,9’u teist olmayan (non-theist) olarak tanımlamaktadır.[8] Bu oran Rusya’da %48’in üzerine çıkmakta, Japonya’da ise %64 ila %65 arasında seyretmektedir. Avrupa Birliğinde oran, %6 ile İtalya ve %85 ile İsveç arasında değişkenlik göstermektedir.[9] 2006 yılı istatistiklerine göre ise Türkiye'de ise bu oran %2,5-%3 arasındadır.[10]
Ateist
Ateist, tanrı veya tanrıların varlığını hayal ürünü bulan kişidir. Ateizm bir inanç değildir. Çoğu zaman yanlış ifade edildiği şekli ile (tanrıtanımaz kelimesinde olduğu gibi) tanrıyı inkar eden kişi değildir. Çünkü "inkar" varolan bir şeyin reddedilmesi anlamı taşır, oysa ki ateistlere göre tanrı varolmadığı için onun "inkar edilmesi" de yanlış bir terminolojik kullanım olacaktır..
Kaynak >> http://tr.wikipedia.org/wiki/Ateizm
Kendi görüşümüz: Son 15 yıl boyunca ateist dediğimiz varlıklar çoğalmaya başladı, ama sadece az biraz çoğaldı milyarda belki 50 yada daha az kesimi. Bundan 40 - 50 sene öncesinde ben ateistim, Allah'ım yok, yaratanım yok diyen kesimleri pek duyamazdık. Bunun iki nedeni var: Bir ve ikinci nedeni teknoloji ile bağlantılı. Teknolojinin gelişmesi ve bilimin sıra dışı icatlar çıkarması ve dünyanın uzay çağına gelmesi, bilgili insanları hatta bu gelişmeye öncülük eden insanların kafalarını karıştırdı. Özellikle bilime kendini adamış insanları, bildikçe Allah öğrettikçe o öğrendi ama öğrendikçe Allah'ını kaybetti... Her şeyi bilim ile yaptığını sanarak suçu ilime, bilime attı. Dediki: her şeyi aslında ben bilimin sayesinde yaptım dünya, gezegenler ve biyolojik kavramlar sadece hidrojen veya hangisini diyorsanız o ile oldu diye saçmalarsınız. Biz de deriz ki Allah doğmadı, doğrulmadı ve hiç bir şey yokken o vardı ve her şey onun emri ile oldu. Siz Allah'ın varlığını kabul etmiyorsunuz, belkide göremediğiniz den yada hissedemediğinizden veya kabullenemediğiniz den... O kadar büyük ve Yüce ve eşi benzeri olmayan Yaratıcının sizin yaratıcınız olmasını kabullenemiyorsunuz belkide.... Suçu atıyorsunuz hidrojene, hangi elementi tanrı görüyorsanız... Hangi isim, hangi ad, hangi isimsiz, hangi savunduğunuz aslında görünmez ama varlığını hissettiren fizik konunlarını siz zaten ilahlaştırmışsınız kendi beyninizde. Ve sizin bu halinizin adı ateist olmuş ama anlamı ile sizin düşüncelerinizde çok çelişki var. ateist ( baş harfini bile kelime başında büyük yazmam gerekiyor o kadar saygı duymuyorum ki size küçük harfle aşağılıyorum ) Siz tanrı yok olarak kabul edersiniz ancak var olan bir Allah'ımızın yok olduğunu ispatlama çabasından bir türlü vaz geçemediniz.. Olmayan bir şeyi inkar edemezsiniz, bu yüzden bir varlığın olmadığını ispat etmek için, gene var olan bir şeyi öne sürerek, örneğin ( hidrojen ) tanrılaştırıp her şey onun sayesinde olmuş diyerek zaten bir yandan gerçek Allah'ı inkar ederek, sahte tanrıları beyniniz de canlandırıyorsunuz.
Dedim ya: ateistlik aslında kabullenememek, anlamamak, anlasada anlamamak.. Sadece yedirememek kendine varlığına neden olan çok büyük yaratıcının olacağına, olmayan insansızlığına, karaktersizliğine, kitapsızlığına. Aslında ateistlik asiliktir.. Allah'ına, yaratıcısına olan asiliğidir. O'nun büyüklüğünü kabullenemeyip ( Şeytan) misali nefsinin dediklerini yapan Cahil ( Ebu Cehil ) gibi bilgili ama Cahil, gerçek anlamda cahil olan kişidir.
Bir çok yerde denk gelebilirsiniz, ateist gruplara bunlar azınlıktır ama, kimileri söyler, kimileri söylemez.. Genel olarak bu kesim bilime kendini adamış insanlar çok bilgili, çok bilen gibi gözüken teknolojinin gelişmesin de, eğitim de, bir çok düşünceler de çok iyi bilen olarak gözükürler ve çok bildiklerini sanarlar... Zaten kendileri de öyle der: Duydum bir yerde... Şunu diyor varlıksız; Biz ateistler çok bilgili, çok bilen, ilim de , bilim de, en iyi seviyeye geldik, ve zaten bilmeden ateist olunmaz, çok bilmek lazım, bilimi ve bilimi..... Evet bilgilisiniz, biliyorsunuz gerçekten biliyorsunuz atomu parçalara da ayırdınız..... Ancak bilmek sadece yetmiyor. Bilgi aslında çok tehlikeli bir güçtür iyi yönde de kötü yönde de kullanabilirsiniz, silah gibidir. Fakat silahın namlusunu kendinize çevirerek bilginizi tek bir hamle ile bitirdiniz. Allah verir insana ilim, kör cahil anlar ki her şey bu o dediğimizden oldu ama akıllı insan anlar ki buna o gücü veren çok yüce yaratıcı vardır ve bilgisiyle Allah'ını daha iyi bulur ve tanır, cahil olan tam tersini bütün her şeyi Allah'ın emrinde olan basit bir maddeye bağlar her ne kadar tanrı yok deseler de gerçek Allah'ı inkar ederken savunduğu basit düşüncesinin kulu olduklarının farkında bile değiller....
Sizlere soruyorum, olmayan bir şeyi insanlar neden bu yok diye savunmaya çalışşınlar.. Yok Yoktur ve olmayan bir şeyin varlığıda olmaz, zaten varlığı olmayan bir şeyi inkar etmek için inkar edecek inkarınız olmaz.. Bu noktada şu oluyor; Allah var ve ufacık bir insan kırıntısı ve delirmiş insan müsvetteleri ilk fikri kim ortaya atmışşa onu savunarak ne kadar, Yaratıcımız yok dese de her kelimesinde Allah'ın varlığını bizlere ispat ediyor.. Çünkü Allah var ve bunu o kişide biliyor.. Ancak kabullenemiyor... Yediremiyor....Basitliğine.......
Teknoloji geliştikçe 1. yönden sayısı artmıştı atistlerin bilime dayamışlardı her şeyi. İkinci kesim ateist daha beter ateist internet ortamında bildikleriyle oluşan kavram.. Orada burada okudukları ile Allah'ını inkar edenlerin sayısı gene teknoloji ile internet bilgisayar ve orada ki yazılanlar ile çoğaldı aslında gerçekten Allah yok diyemiyordu, beş kuruş etmez zeka kırıntısı ile Allah'ı düşünerek düşünce ile yaratıcısını bulmaya çalıştı derinlere indi, indi, indi ve kayboldu derinliklerde ve Allah'ını kaybetti.. Çünkü beyin sınırlıdır.. her şeyi kavrayamaz ve bilemez.. Düşüncelerin sonucunda beyin artık daha derinlere inemedi ve pes etti. Kaba tabir ile "Yeter benden bu kadar" diyerek işin içinden sıyrılarak işlevini durdurarak bütün beyinsizliği insanın nefsine verdi ve söz artık nefiste oldu ne derse o oldu.. Beyin artık sustu, Nefis devreye girdi ve yok dedi, yok dedi, yok dedi, yok dedi ve sizin için yok olarak düşncelere düştü. Ancak ateistler Kur'an-ı Kerimi bir çok müslümandan daha çok okumuş ve bizim dinimizi bizden daha çok bilmiş derinlere inmiş olabilirsiniz bu gerçek.. Fakat bildikçe sapıttınız, bu gizemi bu evresenllik ve bu sonsuzluğu idrak edemediniz bidiniz, bildiniz, bildiniz ve çok çok bildiniz biliyorsunuz.... Ama..... ( anlamadınız )........... Bilmek yetmiyor bilmenin ötesinde anlamak bilginin ötesindedir. Bilipte yapmamak vardı hani bilirsiniz. Misal sigara içmek zararlıdır ve bilirsiniz, ancak içersiniz ve bildiğinizin bir anlamı olmaz çünkü bildiğiniz gerçeği yokmuş gibi davranarak varmış gibi içtiğiniz den..... Çünkü gerçektir ve zehirler bunun farkına varırsınız zamanla ve ölüm geldiğinde.... Tıpkı ölüm gibi, geldiğinde ölüm.... ölüm.... Varolması için görmek gerekse sizin için öldüğünüz de gerçekleri bütün çıplaklığı ile göreceksin ama gördüğün gerçekler ve inanmadığın gerçekliğin gerçekliği hiç bir zaman seni kurtaramayacak....
Yazar: Tunahan
Comments