-->

Sponsor Alanı

Slider

İlgi Çeken Videolar

Sağlık

Teknoloji

Sinema

Televizyon

Ne Nedir?

En5 Konular

ads

Aya Çıkıldı mı? Yoksa İnildi mi? Yoksa Hiçbiri mi?

Aya çıkıldı mı inildi mi? Neler Oldu Sahi?


Bu konuya girmeden önce kendi bildiklerimi  yazacağım fakat bunlar bilimsel değil sadece bendeki düşüncelerdir.

Aya Çıkıldı mı? Yoksa İnildi mi? Yoksa Hiçbiri mi?


Aya baktığımızda beyaz parlak görürüz evet ama ay ne beyaz nede parlak bu durum bazı etkenlerden oluşan yansımadır. Ay aslında siyaha yakın lacivert tonunda diyebilirim. Ayın bize bakan yönü birde diğer  yönü var.  Peki neden ayın aynı yönü hep bize bakar? Bunun cevabını bilmiyorum araştırmadım...

Ay oldukça ilginçtir. Ayın ilk zamanlarından dolunaya olan zaman insanlarda değşimler olur.  Sonraki yarısından sonrada öyle. Ay ışığı oldukça farklı etkiler eder. Çiçeklere etkisinden tutunda  tüm canlı ve cansızlara kadar.

Ay dolunay olduğu zaman vahşi hayvanlar av peşine düşer iç güdüsel. Nedendir bilemem. Yani Ay üzerine kitap da yazılır gelelim asıl konumuza.

Aya Çıkıldı mı?


1. Teori:

Aya çıkıldı ise, dünya aşağıdadır. Peki ay doğarken nerede? Batarken nerede? Aya kaç günde gidildi ise o günü aya nasıl denk getirdiler?  Saçma gibi gelebilir evet. Ama  ilginç. Bence Aya çıkılmadı....

Aya çıkılsa idi,  şu zaman tatile bile gidilebilir di. O zamanın imkanı ile  çıkılan aya şuan neden çıkılmaz. Yada kim gitmek istemez. Hadi bir kere daha çıksınlar görmek isterim. Peki görsellere baktığımız zaman ay parlak, gri veya beyaz renkte tamam bu olabilir. Ama ayın toprağı siyaha yakındır. Peki neden  etrafta hiç yıldız yok, yoksa yıldızlar sadece dünyadan mı gözüküyor? Birde bayrağın dalgalanması bir ihtimal bayrak o şekilde olabilir sorun yok buraya kadar ama bizim düşüncemiz tabi ki aya çıkılmadı.  Peki ya dönüşte ne oldu o zaman dünyaya mı inildi?

2. Teori:

Neden çıkılmasın? evet aya çıkılmış olma ihtimalini de  unutmayalım. Çünkü birçok  fotoğraf ile bunu kanıtlayacak kadar düzeyde görseller mevcut olduğu için kesin bir şey demek imkansız.


Aya İnildi mi?


3. Teori:

Aya inildi ise, Dünya yukarıdadır. Tığkı yukarıda ki örnekte ki gibi aya inişte bize bakan yüzüne nasıl denk geldi? Bu yönden bakarsak kabataslak aya inilmedi..

Aya inilse idi, bu zaman diliminde daha rahat şekilde teknolojinin gelişmesi ile çok rahat olurdu. Peki neden hiç giden yok? Hadi bir kere daha inin görmek istiyorum. Peki ya dönüşte ne oldu o zaman dünyay mı çıkıldı? Sahi dünya aşağıda mı yukarı da mı?

Aya inildiyse dünyaya çıkıldı, aya çıkıldı ise dünyaya inildi. Aydan dünyaya bakınca nerede görünür?  Sahi ben bu yıldızları merak ettim nerede bu yıldızlar? Görsellerde yok!

4. Teori:

Neden inilmesin? evet aya inilmiş olma ihtimali unutulmamlı, ve insanoğlu neden bunu başaramasın. Ve aya inilme olayı gerçekte olabillir. İki yönden bakmak gerek direk oldu veya olmadı demek doğru değil.

Sonuç: Acaba bu dünyadaki en iyi seneryolardan biri mi idi ki herkes inandı... Ve bir güç gösterisi mi idi? Bu neydi ne içindi ve akıl oyunumuydu yoksa....

Her neyse biliyorum ki herkesin fikri farklı geneli evet çıkıldı der geneli de yok öyle şey der.


Ozon Tabası için İyi Haber

Ozon Tabası..

Ozon Tabası İyi Durumda


Bilim adamlarının yaptıkları araştırma sonucunda ozon tabakasının artık incelmediğinin kanaatine vardırlar. Bidliğiniz  gibi  geçmiş günlerden bu yana ozon tabakasında değişiklikler oluyor ve en önemlisi incelme durumu meydana geliyordu.

Ozon Tabası için İyi Haber


Ozon tabakası Dünya'yı zararlı UV ışınlarından korumaktadır ve Birleşmiş Milletler Çevre Programı ile Dünya Meteoroloji Organizasyonu yetkilileri tarafından açıklanan bir rapora göre eskisinde göre daha iyi konuma geldiği ve iyi bir durumda olduğunu bildirdiler.  Ozon tabakasının incelme belirti seviyeleri yüksek olsa bile da, son 10 senelik zamana göre incelme hızı azalmıştır. Bunun yanı sıra ozon tabakasının bazı bölgelerinde kalınlaştığı anlaşılmıştır.

İlginç Bilgiler 2

Pek çok kimse  tarafından bilinmeyen 4 ilginç bilgiyi aşağıda sıraladık.

* Dünyadaki insanların neredeyse 1 $ altındaki gelir ile 5/1'i bu fiyata çalışıyor.

* Dünya insanlarının genelinin % 60'ı telefonlarda hiç çevir sesi duymamıştır.

* Böbreklerimiz her 10-20 dakikada bir vücuttaki tüm kanı süzmaketedir.

* Işık hızının sonlu olmasının bir sonucu olarak; Ay’a baktığımızda onun 1,2 saniye önceki hâlini, Güneş’e baktığımızda yaklaşık 8 dakika önceki şeklini görmekteyiz.

İlginç Bilgiler 2

Dünyamızın Manyetik Merkezi

Dünyanın eriyik çekirdeği olan yerin ortalama olarak 3.200 km aşağısında olup biten birçok şey vardır. Her ne kadar bizler bunun farkında olmasak bile yaşamımızın bir parçası olarak yerin derinliklerinde işlemektedir.

5.700°C'deki, genellikle  sıvı demirden meydana gelen  ve ayın hacminin 3/2'sine  yaklaşık büyüklükte  görünün oldukça büyük bir su kütlesi, görünmez bir kuvvetin oluşumunun sorumlusu: Dünyanın manyetik alanı. Jeodinamoyu göz önünde bulunduran kurama göre; sıvı demirin hareket esnasında  bir elektrik akımı oluşmakta  ve bu akım manyetik alanların çıkmasına  neden olmaktadır. Yüklü metal parçacıklar manyetik kısımlardan  süzülerek  sürekli olarak  ve döngüsel bir elektrik akımı oluşumu meydana gelir.

Dünyamızın Manyetik Merkezi


Bu akımlar sonucunda  ise çok fazla manyetik alanı içinde barındırarak geri beslemeli bir döngü oluşturduğu söylenmektedir.

Yüksek Kesimlerin Soğuk Olması

Yüksekler Neden Soğuk Olur?


Hepimizin bildiği  gibi yükseğe çıkıldığında ısı değişimi olur. Yüksek kesimler soğuk olmaktadır. Dünyamızı aydınlatan ve ısıtan kaynak güneş olmasına rağmen yaklaştıkça daha sıcak olması gerekmez mi? Bunun haricinde bulutların nemi havanın sıcak olmasına neden olmaz mı? Ve uçaklarda bulunan ısıtma sistemler veya dağcılık sporu yapan kişilerin zirvelerde soğuktan hayatını kaybettiğini duymuşsunuzdur.

Yüksek Kesimlerin Soğuk Olması


Yeryüzüne oranla yüksek kesimlerde  ısının az  olmasının sebebi , ısıyı tutacak olan veya  bu sıcaklığın sabit kalmasını sağlayacak olan atmosferin yahut atmosferik basıncın olmama nedenidir. Deniz seviyesinde atmosfer basıncı 1,00 atm’dir (standart atmosfer). Yerden 5000  metre yüksekliğe varıldığında  ise basınç 0.83 atm seviyesindedir. Bundan dolayı bu fark  hayati  aktivitelerimizi yapmamıza engel olmaz; fakat  basınçta az da olsa bir değişiklik oluşumu söz konusudur.

Astronomiye yön veren bilim İnsanları

Astronomiye yön veren bilim İnsanları


1 .) Stephen Hawking (1942: Kainatın büyük bir patlamayla başlayıp karadeliklerle sonlandığını açıklayan kişi

2.) Carl Sagan (1934-1996): Cosmos adlı kitabı ve televizyon serisi ve Mesaj isimli kitabı uzay ortamında hayatın varolabileceğini ve kainatta insanın yerinin daha iyi anlaşılmasına ışık tutmuştur.

3.) James Van Allen (1914-2006): radyasyon kuşaklarını keşfeden ABD'li bilim insanı olarak tarihe geçmiştir.

4.) Jan Hendrik Oort (1900-1992): Samanyolu Galaksisi yüzeyinde yapmış olduğu araştırmalarda adından çok söz ettirmiş Hollandalı astronom galaksinin dönme hareketini belirlemiş, sarmal yapıda olduğunu farketmiş ve kütlesini tanımlamıştır.

5.) Albert Einstein (1879-1955): Işık hızı, özel ve genel görelilik kuramları, kütle-enerji eşdeğerliği ve benzeri birçok çalışmayla Newton mekaniğinin hakimiyetini yıkmış ve uzay konusunda devrim niteliğinde fazlaca buluşlar başarmıştır

6.) Max Planck (1858-1947):



7.) John Herschel (1792-1871)



8.) William Herschel (1738-1822):



9.) Edmond Halley (1656-1742):



10.) Isaac Newton (1642-1727):



11:) Christiaan Huygens (1629-1695):



12.) Johannes Kepler (1571-1630):



13.) Galileo Galilei (1564-1642):



14.) Giordano Bruno (1548-1600):



15.) Tycho Brahe (1546-1601):

Philae organik molekül Buldu

Philae uzay robotunun ettiği analizler sonucu, 67P kuyruklu yıldızında organik moleküllere rast geldiği açıklandı. Organik moleküllerin hayatı  meydana getiren  karbon içerikli moleküller mi yoksa hayat unsuru olmayan moleküller mi şuan araştırma aşamasındadır.

Rosetta kuyruklu yıldız görevi neticesinde  12 Kasım 2014'de 67P/Churyumov-Gerasimenko kuyruklu yıldızına inmeyi başarmış Philae keşif uzay makinesi, buzul gök taşında  organik molekül izine denk geldi.

Philae organik molekül Buldu

Kürsel Soğuma

Dünyamızın kürsel ısınmayla karşı karşıya olduğunu söyleyen bazı bilim adamlarının iddialarının tam tersi olan kürsel soğuma ile yakın gelecekte karşı karşıya geleceğimizi açıklayan NASA bilim insanı John L. Casey’nin kitabında yazanlar insanları tedirgin etti küresel soğuma yaşanacak gibi ifade kullanan John L önümüzdeki 30 sene içinde bunu gerçekleşebileceği düşüncesini aktardı.

Bu değişimlerin sonucunda depremlerinde meydana geleceğini söylemektedir. Küresel soğumanın etkilerinden olan depremlerle yüz yüze gelebilme ihtimalimiz oldukça yüksek olacaktır.

Kürsel Soğuma